NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
196 - (623) وحدثنا
منصور بن أبي
مزاحم. حدثنا
عبدالله بن المبارك
عن أبي بكر بن
عثمان بن سهل
بن حنيف؛ قال:
سمعت
أبا أمامة بن
سهل يقول:
صلينا مع عمر
بن عبدالعزيز
الظهر. ثم
خرجنا حتى
دخلنا على أنس
بن مالك.
فوجدناه يصلي
العصر. فقلت:
يا عم! ما هذه الصلاة
التي صليت؟
قال: العصر.
وهذه صلاة
رسول الله صلى
الله تعالى
عليه وسلم التي
كنا نصلي معه.
{196}
Bize Mansûr b. Ebi
Müzâhim rivayet etti. (Dediki): Bize Abdullah b. Mübarek, Ebu Bekir b. Osman
İbni Sehl b. Huneyf'den rivayet etti. Demişki: Ebu Ümâmete'bnü Sehl'i şöyle
derken işitdim:
«Ömer b. Abdilâziz ile
birlikde öğleyi kıldık. Sonra mescidden çıkarak, Enes b. Mâlik'in yanına
girdik. Onu ikindiyi kılarken bulduk. Ben:
— Amca! kıldığın bu namaz nedir? diye sordum.
Enes:
— İkindidir. Bu namaz Resûlullah (Sallallahu
Aîeyhi ve Sellem)'in namazı; vaktiyle onunla beraber kıldığımız namazdır»
cevâbını verdi.
İzah:
Nevevî diyor ki:
«Yukarki iki hadîs, ikindi namazının vakti girer girmez kılınacağı hususunda ve
ikindi vaktinin her şey'in gölgesi bir misli olduğu vakit girdiğini beyân babında
sarihdirler. Onun içindir ki Ömer b. Abdilâzîz'den evvelki hükümdarlar öğleyi o
vakte kadar geciktirirlermiş. Ömerü'bnü Abdülâzîz dahî ikindinin vakti girer
girmez kılınması gerektiğini bildiren hadîsi duymazdan evvel onlar gibi öğleyi
geç kılarmış. Hadîsi İşitince öğleyi vakti girer girmez kılmağa başlamış.
Ma'mâfîh onu bir meşguliyet ve özürden dolayı geç kılmış olması da muhtemeldir.
Hadîsin zahiri birinci te'vîli gerektirmektedir.
Ömer b. Abdilâzîz
(Radiyallahû anh) 'in; Hz. Enesin evine giderek kendisi ile görüştüğü bu vak'a,
Hz. Ömer'in hilâfeti zamanında değil niyâbeten Medine vâîısi bulunduğu
sıralardadır. Çünkü Enes (Radiyallahû anh) Hz. Ömer b. Abdilâziz'in
hilâfetinden dokuz sene kadar evvel vefat etmişdir.»
Yukarkİ hadîslerin aynı
hâdiseye âid olmaları muhtemeldir.
Abdülâzîz hadîsini
Buhârî «Mevâkitü's-Salât» bahsinde; Nesâî dahî «Namaz» bahsinde tahrîc
etmişlerdir.
Hz. Ebu Ümâme'nin, Enes
(Radiyallahû anh) 'a amca diye hitâb etmesi, hürmet ve ta'zîm kabîlindendir.
Yoksa hakîkatde Hz. Enes onun amcası değildir.
Buhârî şârihi Aynî,
Nevevî 'nin yukarıdaki sözüne îtirâz etmiş ve: «Hadîsde ikindi namazının vaktin
evvelinde kalınacağına dâir sarahat yokdur.» demiş, Ömer b. Abdilâzîz gibi bir
zâtın kendinden Önce geçen hükümdarlara tâbi olup da sünneti terk edeceğine
ihtimâl vermemişdir.
Şeytanın iki boynuzu
arasından murâd: Az yukarıda görüldüğü vecîhle güneşin altına girerek, onu iki
boynuzunun arasına almış gibi göstermesidir. Bu suretle güneşe tapanları
kendisine ibâdet edermiş gibi göstererek aldatmaya çalışır. Bazıları bunun
mecaz olduğunu söylerler. Bu takdirde boynuzlarından nıurâd, yükselmesi ve
avenesine galebe çalmasıdır.
Namazı gagalamak:
ta'dîl-i erkânına ve huşu'a riâyet etmeksizin sür'âtle yatıp kalkmakdan
kinayedir. Sür'atla namaz kılanın hâli yem gagalıyan kuşa benzetilmişdir. Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in : «O münafık namazıdır.» buyurması özürsüz
ikindiyi geciktirmeyi sarahaten zem'dir.